Nisan ayı boyunca zayıf bir eğilim sergileyen TL ayın son haftasına girerken de kırılgan görünümünü sürdürüyor.
Genel hatlarıyla zayıf sayılabilecek bir haftayı geride bırakan küresel piyasaların odak noktasında bu kez büyüme ve enflasyon göstergeleri olacak. Bu kapsamda hem ABD (Perşembe) hem de Euro Bölgesi’nde (Cuma) ilk çeyrek öncü büyüme verilerini takip edeceğiz. Ayın son haftasında aynı zamanda Fed’in favori enflasyon göstergesi olan PCE endeksi (Cuma) de açıklanacak. Dolayısıyla hem büyüme rakamlarının ortaya koyacağı tablonun hem de enflasyon dinamiklerinin seyrinin para politikalarına dair beklentileri şekillendirerek piyasalara yön vermesini bekliyoruz.
Önceki çeyrekte yıllıklandırılmış bazda %2,6 büyüyen ABD GSYH rakamının bu kez %2 büyümesi beklenirken manşet PCE’nin yıllık bazda %5,0’ten %4,1’e, çekirdek PCE’nin ise %4,6’dan %4,5’e gerileyeceği tahmin ediliyor.
Resesyon endişeleri yüksek
Büyüme ve PCE rakamlarının gölgesinde kalabilecek olsa da hafta boyunca ABD’de açıklanacak bölgesel imalat endeksleri ise ikinci çeyreğe nasıl başlandığını yansıtacağı için dikkatle izlenecektir. Bugün Richmond ve Dallas Fed endeksleri açıklanacak. Bu verilerin tek başına piyasalara yön vermesini beklemesek de resesyon endişelerinin yüksek olduğu içinde bulunduğumuz dönemde volatilite yaratma potansiyeli taşıdıklarını düşünüyoruz.
Merkez Bankası’nın faizlerde değişikliğe gitmesi beklenmiyor
TL: Nisan ayı boyunca zayıf bir eğilim sergileyen TL ayın son haftasına girerken de kırılgan görünümünü sürdürüyor. İçinde bulunduğumuz dönemde kurdaki hareketleri teknik göstergelerle değerlendirmenin çok doğru bir yaklaşım olmadığını düşünsek de bankalararası piyasada USD/TL’nin 19,45 seviyesini aşıp aşamayacağının kısa vadeli görünüm açısından önemli olduğunu söyleyebiliriz. Yeni haftada TL açısından en önemli konu başlığını ise PPK toplantısı oluşturuyor. Anket sonuçlarına göre Merkez Bankası’nın faizlerde değişikliğe gitmesi beklenmiyor. Son dönemde bankalararası ve serbest piyasada oluşmaya başlayan farklılık da bu beklentileri güçlendirir nitelikte. Ancak TCMB’nin zaman zaman sürpriz kararlar alabildiğini de düşünürsek Perşembe günkü toplantıda faiz kararı ve verilecek mesajlar yakından takip edilecektir.
Endeksin yönünü aşağı çevirmesi olağan bir durum
Borsa İstanbul: Perşembe günü bayram nedeniyle sadece yarım gün işlem gören BIST-100 endeksi günü zayıf bir performansla noktalarken iki haftalık değer kazanma serisini de sonlandırdı. Teknik açıdan baktığımızda ise görüşümüz değişmiş değil. Endeksin 5200 puanı aşamaması durumunda yukarı yönlü denemelere karşın kısa vadede görünümde anlamlı bir iyileşme görmeyi beklemediğimize sıklıkla vurgu yapıyorduk. Dolayısıyla 5200 puanı aşamayan endeksin yönünü aşağı çevirmesini olağan bir durum olarak değerlendiriyoruz. Aşağıda ise 5000 puanı izlemeye devam ediyoruz. Her ne kadar bu noktanın üzerinde kalınması rahatlık sağlasa da endekse tek başına momentum kazandıracak bir unsur değil. Söz konusu seviyenin aşağı yönlü kırılması durumunda ise risklerin artacağını düşünüyoruz. Böyle bir senaryoda 4930 ve 4900 desteklerini takip edeceğiz.
BIST-30 EN YAKIN VADELİ VİOP KONTRATI
Günü 5551 puanda kapatan BIST-30 kontratlarında 5513, 5468, 5429 ve 5385 destek olarak izlenebilir. 5590, 5635, 5674 ve 5718 ise direnç noktalarını oluşturuyor.
USD/TL EN YAKIN VADELİ VİOP KONTRATI
Günü 19.5599 seviyesinde kapatan USD/TL vadeli işlem kontratlarında 19.5405, 19.501, 19.462 ve 19.384 destek olarak izlenebilir. 19.5795, 19.6185, 19.6575 ve 19.736 ise direnç noktalarını oluşturuyor.(ÜNLÜ&CO.)