Avrupa Birliği (AB), dünyayı kasıp kavuran yapay zeka konusuna düzenlemeler getiren ilk yasayı 1 Ağustos itibariyle yürürlüğe aldı.
Avrupa Birliği, yapay zekâ dünyasında devrim niteliğinde bir adım atarak, yapay zekâ teknolojilerinin geliştirilmesi ve kullanılması için daha iyi şartlar sağlamasını hedefleyen ilk kapsamlı yapay zeka yasasını, AB yapay zeka yasasını yürürlüğe koydu. Bu yasa, yapay zekâ sistemlerinin güvenli, şeffaf, izlenebilir, ayrımcı olmayan ve çevre dostu olmasını amaçlıyor.
Palamar Teknoloji Kurucu ve CEO’su Onur Candan, bugün yürürlüğe giren AB yapay zeka yasası ile ilgili olarak şunları söyledi: “Yapay zeka, hayatımızı kolaylaştırmak, iş süreçlerini optimize etmek ve yeni keşifler yapmak için kullanılması açısından dünyayı değiştiren bir etkiye sahip. Gizlilik, güvenlik ve insanlara zarar vermeyecek bir noktada olması çok önemli bir konu. Bu nedenle, yapay zekanın etik ve güvenilir kullanımı konusunda çok dikkatli olunması ve gerekli önlemlerin alınması gerekiyor. Hayatımızı, iş yapış şeklimizi değiştiren yapay zekanın yasaların belirlediği bir çerçeve içinde ele alınması ne zamandır sektörümüzün üzerinde düşündüğü bir konuydu.
Bu yasa ile birlikte yapay zeka alanındaki gelişmelerin doğru şekilde yönetilmesi ve insanlığa fayda sağlaması için sürekli olarak değerlendirilmesi ve denetlenmesi gerekiyor. Ülkemizde henüz bir yasa olmamasına rağmen yakın gelecek Avrupa Birliği yapay zeka yasasına eş değer bir yasa çıkabileceğini öngörüyorum. Dolayısıyla bu yasa dahilinde özellikle yapay zeka üreticileri ve iş dünyasının şimdiden düzenlemelere başlamasının önemli olduğunu düşünüyorum.”
Yenilikçiliği Desteklemek
AB yapay zeka yasasının, yalnızca düzenlemeler getirmekle kalmadığını, aynı zamanda yenilikçiliği de desteklediğinin altını çizen Onur Candan, “Özellikle start-up ve KOBİ’lere, yapay zeka modellerini geliştirme ve eğitimde gerçek dünya standartlarına yakın test ortamları sunulması öngörülüyor. Bu sayede, firmalar yenilikçi çözümler geliştirebilirken, aynı zamanda uyumluluklarını da sağlayabilecekler.
Yapay zekâ projelerinin AB yapay zeka yasası ile uyumlu hale getirilmesi konusunda profesyonellerden destek almak, şimdilerde çok daha önemli bir konu olarak karşımıza çıkıyor” dedi.
AB Yapay Zeka Yasasında Neler Var?
Risk Seviyelerine Göre Düzenlemeler
AB yapay zeka yasası, yapay zekâ sistemlerini kullanıcılar için oluşturduğu risk seviyelerine göre üç ana kategoriye ayırıyor: Düşük Risk, Yüksek Risk ve Kabul Edilemez Risk.
Düşük Risk: Temel şeffaflık ve hesap verebilirlik gereksinimlerini karşılamak zorundadır. Örneğin, basit sohbet robotları bu kategoride yer alabilir ve kullanıcıya sohbet eden kişinin bir yapay zeka olduğunu belirtmek yeterlidir.
Yüksek Risk: Güvenlik veya temel hakları ciddi şekilde etkileyebilecek sistemler bu kategoriye girer. Örneğin, sağlık sektöründe kullanılan tanı koyma sistemleri ya da kritik altyapıların yönetiminde kullanılan yapay zeka araçları yüksek riskli kategoride değerlendirilir. Bu sistemler, piyasaya sürülmeden önce ve yaşam döngüleri boyunca sıkı denetimlere tabi tutulacaktır.
Kabul Edilemez Risk: İnsanlara zarar verme potansiyeli taşıyan sistemler bu kategoride yer alır ve yasaklanır. Örneğin, sosyal skorlamalar (kişilerin davranışlarına veya sosyo-ekonomik durumlarına göre sınıflandırılması) ve izinsiz biyometrik tanımlama sistemleri bu gruba girer.
İşe Alımlarda Ayrımcılığı Tetikleyebilecek Sistemler
İşe alım süreçlerinde kullanılan yapay zeka sistemleri, ayrımcılığı tetikleyebilir ve bu nedenle yüksek risk kategorisinde değerlendirilir. Örneğin, bir yapay zeka sistemi, adayların cinsiyeti, yaşı veya etnik kökeni gibi kişisel özelliklere dayalı olarak ayrımcılık yapabilir. Bu tür sistemler, AB yapay zeka yasası kapsamında sıkı denetimlere tabi tutulacak ve piyasaya sürülmeden önce detaylı bir şekilde değerlendirilecektir.
Şeffaflık Gereksinimleri
Generatif yapay zeka sistemleri (Örneğin; ChatGPT gibi) için şeffaflık büyük önem taşıyor. Bu sistemlerin şeffaflık gereksinimlerine uyması için:
İçeriğin YZ tarafından üretildiğinin açıkça belirtilmesi,
Modelin yasa dışı içerik üretmemesi için tasarlanması,
Eğitimde kullanılan telif hakkına sahip verilerin özetlerinin yayınlanması gerekmektedir.